Nev-i şahsına münhasır bir medeniyetler şehri: Melaka
Bağlantıyı al
Facebook
X
Pinterest
E-posta
Diğer Uygulamalar
-
Mesih Kilisesi
Tarihi Melaka Çikolatacısı
Jonker Gece Marketi
Flemenk yangın söndürme arabası
Flemenk Mezarlığı
Melaka Nehri
Melaka, Arapça’daki Melaike kelimesinden geliyor. Melekler demek. Malezya için önemli bir liman şehri. Singapur’a, oradan da Endonezya, Çin, Kore, Japonya ve Filipinlere giden uluslararası yük gemileri Melaka limanına mutlaka uğruyor. Sırasıyla Hollandalı, Portekiz, İngiliz ve Arapların işgal ettiiğ şehir en son Arapların hakimiyetinde kalmış. Arap kültürü ve İslam etkisi, Melakka’nın Arap tüccarlar tarafından işgal edimesiyle
başlamış. Daha sonra İslam ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bu ülke ( ki zaten animistler), bir anda müslüman olmuş. Yıllar içinde kadınlar örtünmeye başlamış, Malay dini müziği yaygınlanmış ve hatta öyle bir boyuta gelmiş ki, ülkede birçok müslüman şarkıcı peydah olmuş. Onlardan biri Dato Siti NurHaliza. Dato, Malayca’da, İngilizce’ki ‘Sir’ ün karşılığı. Yalnızca toplumda önemli işlere imza atmış insanlara verile bir unvan. Siti NurHaliza meşhur olmadan önce Nasi Lemak yemeği satarmış. Çok çalışıp iyi yerlere gelmiş. Her neyse konudan uzaklaşmayalım; Araplar, baharatlarını, yiyeceklerini vb. Herşeyi bu ülkeye getirmişler. Hollandalılar da uzun süre burada yaşamış. Melaka nehri onların eseri. Ayrıca şehirde Hollandalıların ve İngilizlerin inşa ettiği bir çok kilise mevcut. Melaka kalesinin hemen arkasında savaşta ölen Hollandallıların anısına yapılmış küçük bir anıt mezarlık bulunuyor.
Bu şehirde çok fazla misyoner yaşamış. Hala daha Hristiyanlığı ayakta tutmak isteyen misyonerler faaliyetlerine devam etmekteler. Melaka nehrinin yanıbaşındaki Çikolotacı kesinlikle gezilmesi gereken yerlerden biri. Birbirinden leziz, Asya ve Avrupa çikolatalarını burada bulmak mümkün. Ayrıca bir zamanlar bizzat Hollandalı ailelerin yaşadığı Avrupa Gotik tarzında inşa edilmiş evleri bi gezin derim. Amerikan Cowboy kasabalarını bize hatırlatıyorlar. Şehir çok sıcak olduğu için gündüz yürüyüş yapmak oldukça meşakkatli. Bunun yerine, çizgi film karakterleriyle süslenmiş trishaw denilen rengarenk üç tekerli bisikletlerle şehirde unutulmaz bir gezintiye çıkabilirsiniz. Melaka öyle bir şehir ki, tabiri caizse yok yok bu şehirde. Çay plantasyonları, vahşi doğa, Çin tapınakları, Müzeler ve daha birçok yeri gezebilirsiniz. Buralarda bir zamanlar özellikle savaş zamanında yaşamış genç, yakışıklı, henüz şövalye unvanı kazanmamış asil Hollandalı erkekler yaşarmış. Bunlara Hollandalılar ‘Jonker’ derlermiş. Bu erkeklerin düzenli olarak takıldıkları yemek ve barların olduğu caddelere de Jonker sokağı/caddesi adını vermişler. Bugün halen Jonker Street, Melaka’da ilginç yemek ve içececekleri tadabileceğiniz turistik merkezlerden biridir. Melaka, UNESCO tarafından 2008 yılında Dünya Kültür Mirası Listesine dahil edilmiş nev-i şahsına münhasır bir medeniyetler şehridir.
Yine yollardayım. Bu sefer Antalya’nın şirin köylerini ziyaret ediyorum.Yolculuğumuz İstanbul ’dan başlıyor ve Antalya ili, Akseki İlçesi, Cevizli köyüne gidiyoruz. Malezyalı eşim ilk kez görecek bu coğrafyayı. 10 saatlik yolculuğun ardından varıyoruz Cevizli kasabasına. Cevizli de güzel tabi ama burada fazla kalmıyoruz. Cevizliyi detaylıca anlattığım yazımı bu linkte > https://www.bizimkose.com/07/19/antalyanin-sirin-koyu-cevizli-kagrai/ Akmiyar Piknik Alanı/Cevizli bulabilirsiniz. Dolayısıyla Cevizli hakkında fazla bilgi vermeyeceğim. Köyüm olur. Eskiden ismi Yeşilköy imiş. Babaannemlerin tam köyün meydanında tarihi bir evleri var. Bayram ziyareti için gelmiş bulunduk. Cumbalı evleri meşhurdur bu köyün. Geceleri hava sıcaklığı epey düşer. Battaniye ile yatmak zorunda kalırsınız. Böyle bir köydür işte. Bu seyahat sırasında 3 farklı köye gittim. Cevizli, Ormana ve Hocaköy. En ilginci Hocaköy idi. Sebebine birazdan geleceğim. Neyse, Cevizli...
Kızartılmış Tempehler Malezya'da yenecek o kadar çok şey var ki, bazı yemeklere sıra gelmiyor. Onlardan bir tanesi de Tembeh. Çin ya da Japon kültüründen beslenmeyen yemeklerden biri olan TEMPEH, Endonezya'daki Doğu Cava halkı tarafından binlerce yıldır yeniyor. Tempeh o kadar lezzetli ki, hiç köfte yemeseniz bu yiyecekle her türlü doyarsınız. Soya fasülyesinden yapılıyor ve yüksek protein içerdiğinden sporcular tarafından tüketiliyor. Etimolojik olarak Tempeh kelimesi 1875 yılından beri Endonezya'da kullanılan bir kelime. Önceleri kelimede 'h' harfi yokmuş ve tempe diyorlarmış. Soy Tempeh'e eski Cavalılar Tempe Kedele dermiş Ağustos 1972'de Endonezya daha modern bir ülke haline gelince yemeğin ismi de ' Tempeh' olur. Malezyalılar ile Endonezyalılar yakınlaştıklarında Malaylar bu yemeği çok sevmiş ve Malezya'da pişirmeye başlamışlar. Tempeh'i ilginç kılan şey ise, ilk kez Cava'da Hollandalılar tarafından keşfedilip, Avrupa'...
Dişi Asya Koeli M alezya'ya bir kez yolunuz düşmüş ise, mutlaka kuş cümbüşüne şahit olmuşsunuzdur. Doğa hep canlıdır ve bu ülkede birbirinden güzel binlerce kuş günün her dakikası şarkı söyler, konuşur ve bazen de sesleriyle insanları rahatsız eder. Bu kuşlardan biri de, şüphesiz, en bilineni Asya Koeli ( Asian Koel Bird)'dir. Türkçe tabirle oldukça cırtlak bir ses tonuna sahip olan bu kuş, müzikal dille söylersek, ses düzeyini her saniye bir ton artırır ve maksimum seviyeye ulaşır. Yani, Do ile başlayıp Si ile bitirmek gibi birşey. Özellikle sabahları, insanları güçlü sesiyle uyandırmayı çok iyi bilir. Çok eski zamanlardan beri Asya'da kutsal olarak kabul edilmiş Koel, basit bir Avrupalı kuştan kesinlikle fazlasıdır. Kuşun latincesi Eudynamys Scolopaceus'tur. Guguk kuşu ailesinin bir üyesidir. Çin'de, Hindistan'da ve genel olarak Malezya, Singapur ve Endonezya'da yaşamını sürdürürler. Asya Koeli, yumurtalarını, kulağa garip g...
Yorumlar
Yorum Gönder